GÜNEŞ MELEK Mİ, ŞEYTAN MI?
Bütün canlıların enerji kaynağı olan güneş ışığı yaşamın devamı için gereklidir. Fakat derimize zarar veren UV dalgalarını içerir. Kararında bir güneşlenme psikolojik olarak olumlu etki oluşturur, D vitamini yapımını sağlar ve birçok deri hastalıklarının tedavisinde de kullanılır. Liv Hospital Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Emel Güngör, yaşam kaynağımız güneş ile ilgili doğru bilinen yanlışlara dikkat çekiyor.
Yanlış: Güneş ışığı her durumda zararlıdır.
Doğru: Güneşin UV ışınları birçok deri hastalığında (sedef, vitiligo,deri lenfoması gibi) tedavi amaçlı kullanılır.
Yanlış: Bütün gün dışarı çıkmayacağım için güneş kremi kullanmama gerek yok.
Doğru: UV ışınları arabaların, binaların ve hatta uçakların camlarından bile geçebilir. Zamanınızın büyük çoğunluğunu arabanın içinde, ofisinizde veya dışarıda geçiriyorsanız mutlaka güneş koruyucu kreminizi kullanmanız gerekir.
Yanlış: Güneş koruyucularını deniz kenarında sürmek etkisini 2 kat arttırır.
Doğru: Güneş koruyucu kremler cildiniz tarafından 25-30 dakikada emilir. Bu yüzden plaja gitmeden 25-30 dakika önceden sürmek gerekir.
Yanlış: Bulutlu havalarda güneş kremi kullanmama gerek yok.
Doğru: Gündüz güneş olmayıp hava bulutlu bile olsa UV ışınları yeryüzüne ulaşır ve deride hasar bırakır.
Yanlış: Bronzlaşmak, sağlıklı olmanın işareti ve güneş yanıklarına karşı koruyucudur.
Doğru: Bronzlaşmak, erken deri yaşlanmasını peşin olarak kabullenmek ve cilt kanseri riskini göze almak demektir. Bu nedenle ‘sağlıklı bronzlaşmak’ diye bir şey söz konusu değildir.
Yanlış: Cildin D vitamini sentezlemesi için tüm vücudun güneş ışığına maruz kalması gerekir.
Doğru: Kollar ve bacakların 5-10 dakika güneşte kalması D vitamini sentezi için yeterlidir.
Yanlış: Güneş koruyucusu sürdüm saatlerce güneş altında kalabilirim.
Doğru: Güneş kremleri tüm dünyada ne yazık ki ‘güneş altında daha uzun kalabilmek’ amacıyla kullanılır, bu çok yanlış bir davranıştır. Esas amaç cildimizi güneşin kısa ve uzun süreli yan etkilerinden korumaktır.